T24 Dış Haberler
Aralarında Greta Thunberg‘in de olduğu 4 iklim aktivisti, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını soykırım olarak nitelendirdikleri ve dünyayı sessizlikle “suç ortaklığı yapmakla” suçladıkları bir yazı kaleme aldı. Yazıda ayrıca “İsveçli bir hareket olarak İsveç’i İsrail’in işgaline ve kitlesel katliamlarına suç ortağı yapan İsrail silah şirketleriyle işbirliği nedeniyle de sesimizi yükseltme sorumluluğumuz var” denildi.
İklim krizi konusunda tüm dünyada yankı uyandıran bir iklim aktivisti olan Greta Thunberg’in de aralarında olduğu 4 iklim aktivisti, The Guardian gazetesi için “Gazze’nin acılarını dile getirmekten vazgeçmeyeceğiz – insan hakları olmadan iklim adaleti olmaz” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazıda, İsrail’in saldırıları nedeniyle Gazze’de en az 6 bini çocuk olmak üzere 15 binden fazla insanın hayatını kaybettiği; okulların, sığınakların ve mülteci kamplarının hedef alındığı hatırlatıldı.
“Küresel kuzey başka tarafa bakıyor”
Greta Thunberg, Alde Nilsson, Jamie Mater ve Raquel Frescia imzası taşıyan yazıda; birçok Birleşmiş Milletler (BM) uzmanının Gazze’de yaşananları “oluşmakta olan bir soykırım” olarak nitelendirdiği hatırlatıladı ve “küresel kuzey”in “başka tarafa baktığı” vurgulandı.
“Bu dehşete rağmen, bazıları kamuoyundaki tartışmayı iklim adaleti hareketindeki gençlerin Gazze ile ilgili açıklamalarını gayrimeşrulaştırma girişimlerine odaklamayı tercih etti” diyen iklim aktivistleri, Gazze’deki savaş konusundaki pozisyonlarını şöyle açıkladı:
“Birçoklarının iddia ettiğinin aksine, Fridays for Future ‘radikalleşmedi’ ya da ‘politikleşmedi’. Biz her zaman politik olduk, çünkü biz her zaman bir adalet hareketi olduk. Filistinliler ve tüm mağdur sivillerle dayanışma içinde olmak bizim için hiçbir zaman söz konusu olmadı”
İklim aktivisti Greta Thunberg, Amsterdam’da düzenlenen bir iklim mitinginde Filistin’le dayanışma gösterdiği için tartaklanmıştı.
“İklim adaleti için insan haklarına önem vermek gerekir”
İklimde adaleti savunmak için temelde insanlara ve insan haklarına önem vermek gerektiği belirtilen yazıda, iklim aktivistlerinin Filistin’le dayanışmasının Ukrayna ve diğer birçok yerdeki gruplarla dayanışmasından farklı olmadığı vurgulandı.
Bu görüşlerin Fridays for Future’un diğer gruplarını temsil etmediği ve her bir grubun özerk olduğu belirtilen yazıda, “Hamas’ın İsrailli sivillere yönelik korkunç cinayetleri, İsrail’in devam eden savaş suçlarını hiçbir şekilde meşrulaştıramaz. Soykırım meşru müdafaa olmadığı gibi hiçbir şekilde orantılı bir karşılık da değildir” ifadeleri kullanıldı.
“İsrail silah şirketleriyle İsveç askeri iş birliği nedeniyle sesimizi yükseltme sorumluluğumuz var”
“Ayrıca bunun, Uluslararası Af Örgütü’nün apartheid rejimi olarak tanımladığı, Filistinlilerin on yıllardır boğucu bir baskı altında yaşadığı daha geniş bir bağlamda gerçekleştiği de göz ardı edilemez” diyen iklim aktivistleri, “Tüm bunlar tek başına durum hakkında yorum yapmak için yeterli bir sebep olsa da, İsveçli bir hareket olarak, İsveç’i İsrail’in işgaline ve kitlesel katliamlarına suç ortağı yapan İsrail silah şirketleriyle İsveç askeri iş birliği nedeniyle de sesimizi yükseltme sorumluluğumuz var” ifadelerini kullandı.
Şu anda İsveç’te ve dünyada antisemitik ve İslamofobik söylemlerde, eylemlerde ve nefret suçlarında keskin bir artış görüldüğünü aktaran iklim aktivistleri, “İsveç koalisyon hükümetindeki en büyük partinin lideri camilerin yıkılmasından bahsediyor ve Malmö’de bir sinagogun önünde İsrail bayrağı yakıldı. Bu kabul edilemez bir durumdur. Antisemitizm ve İslamofobi de dahil olmak üzere her türlü ayrımcılığı kayıtsız şartsız kınıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Sessizlik suç ortaklığıdır, soykırımda tarafsız olamazsınız”
Aktivistler; Hamas, Müslümanlar ve Filistinliler ile İsrail devleti, Yahudiler ve İsrailliler arasında ayrım yapma sorumluluğu olduğunu vurguladı.
İklim aktivistlerinin yazısı, “Bu affedilemez şiddete son verilmesini talep etmek temel bir insanlık meselesidir ve yapabilecek herkesi bunu yapmaya çağırıyoruz. Sessizlik suç ortaklığıdır. Gelişmekte olan bir soykırımda tarafsız olamazsınız” ifadeleriyle sona erdi.