Türkiye G-20 ve OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ekonomi oldu!
Bakan Bolat, X sosyal medya hesabından, bu yılın 3’üncü çeyreğine ilişkin büyüme rakamlarını değerlendirdi.
Söz konusu dönemde, yüzde 5,9’luk gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) artışı ile Türkiye ekonomisinin yüksek oranlı büyüme performansını kesintisiz 13 çeyrektir sürdürdüğünü belirten Bolat, yılın 9 ayında ise ekonomik büyümenin yüzde 4,7 olarak gerçekleştiğini ifade etti.
Bolat, “Türkiye, 3’üncü çeyrekte verisi açıklanan G-20 ve OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ekonomi olmuştur. Mal ve hizmet ihracatımızda deprem ve zayıf dış talebe rağmen yüzde 1,1 artış izlenmiştir. Yatırımlarda, makine-teçhizat yatırımlarının etkisiyle yüzde 14,7 ile son 2 yılın en güçlü artışı yaşanırken yatırım harcamalarının katkısı 3,4 puan olarak gerçekleşmiştir.” değerlendirmesinde bulundu.
İhracat ve yatırımlardaki olumlu seyrin sürdürülebilir büyüme yapısı açısından önemli olduğunu vurgulayan Bolat, şu bilgiyi verdi:
“Ağustostan itibaren ihracatta izlenen artış ve ithalattaki yavaşlamanın etkisiyle dış ticaret açığı azalmakta, ihracatın ithalatı karşılama oranı yılın ilk yarısına göre yukarıda seyretmektedir. Hizmet ve seyahat gelirleri de yıllıklandırılmış olarak eylül ayında sırasıyla 98,3 milyar dolar ve 46,9 milyar dolar gerçekleşerek rekorunu yenilemiştir. Mal ve hizmetler ticaretinde izlenen olumlu seyir ile cari işlemler açığında son 2 ayda 7,3 milyar dolarlık azalış sağlanmıştır. Ekim, kasım ve aralık aylarında da yıllıklandırılmış bazda söz konusu azalış trendinin devam etmesini bekliyoruz.”
“ÖNÜMÜZDEKI DÖNEMDE TEMEL ÖNCELIK INOVASYON VE YATIRIM”
Bolat, “Türkiye Yüzyılı”nda Bakanlık olarak, ihracatı artırmak, cari işlemler açığını azaltmak ve ekonomik büyümeye katkı sağlamak amacıyla çalışmalarını sürdüreceklerinin altını çizdi.
Ticaret diplomasini güçlendirme, ihracat menzili ile hacmini büyütme ve Türkiye’yi yatırımlarda cazibe merkezi yapma konusunda çalışmaların artarak devam edeceğini vurgulayan Bolat, şunları kaydetti:
“Yatırım, üretim ve ihracatı artırmaya yönelik politikalarla önümüzdeki dönemde bir taraftan cari işlemler hesabında kalıcı iyileşmeyi sağlayarak makrofinansal istikrarı kuvvetlendirmeyi diğer taraftan sürdürülebilir yüksek büyümenin devamını amaçlıyoruz. Kaynaklarımızın etkin, verimli ve katma değeri yüksek alanlara yönlendirilmesi büyüme kapasitemizin artırılması açısından önem arz etmektedir. Dolayısıyla ‘inovasyon-yatırım-üretim-ihracat-istihdam-adil bölüşüm’ önümüzdeki dönemde temel önceliklerimiz olacaktır.”